GIDA GÜVENLİĞİNDE TEMEL SORUN TARLA VE ÇİFTLİKLERDE
Tüketildiği zaman herhangi bir sağlık sorununa neden olmayan gıdaya güvenli gıda diyoruz. Maalesef, gıdalar her zaman sağlıklı olamayabilmektedir. Bu nedenle güvenli olmayan gıda tüketimi tüm dünyada önemli bir halk sağlığı konusudur. Günümüzde gıdaya erişimdeki güçlükler ve gıda fiyatlarının artması gibi hususlar sağlıklı gıda teminini daha da güçleştirmiştir. Gıda zinciri, tarla ve çiftliklerde başlamakta ve daha sonra gıdalar çeşitli depolama, işleme, nakliye gibi çeşitli aşamalardan sonra sofralarımıza ulaşmaktadır. 30-40 yıl önce kısa ve basit olan gıda zinciri günümüzde kompleks ve yönetilmesi zor bir hale gelmiştir.
Gıda zinciri boyunca gıdalara zararlı mikroroganizmalar kimyasallar bulaşabilmektedir. Bu tehlikler, tükettiğimiz bitkisel ve hayvansal ürünlere en çok yetiştirildikleri tarlalar ve çiftliklerde bulaşmaktadır. Kuzu, dana, tavuk gibi hayvanlara, göl ve denizlerde yaşayan su ürünlerine yaşadıkları ortama bağlı olarak çeşitli zararlı mikroroganizmalar bulaşabilmektedir. Hayvanlardan insanlara geçebilen ve hastalık yapan 200 den fazla mikroorganizma tanımlanmıştır. Bunların önemli bir kısmı gıda zincirine girerek insanlara ulaşmaktadır. Çiftliklerde hayvanlara uygulanan veteriner ilaçlarının kalıtıntılarıda önemli bir kimyasal tehlike olarak gıda zincirimizi tehdit etmektedir.
Tarla ve bahçelerde yetiştirilen sebze ve meyvelerede kirli su ve doğal gübrelerin taşıdığı zararlı mikroorganizmalar bulaşabilmektedir. Meyve ve sebzeler için daha büyük bir tehlike ise yetiştirilmeleri sırasında tarlalarda uygulanan pestisit, herbisit gibi kimyasal bitki koruma ilaçlarının bunların üzerinde bıraktığı kalıntılardır.
Endüstriyel atıklarda hava, toprak ve sularda kimyasal kirliliğe neden olmakta, hayvansal ve bitkisel ürünler için ciddi bir kimyasal tehlike oluşturmaktadır.
Bu şekilde tarla ve çiftliklerde oluşan bu önemli mikrobiyolojik ve kimyasal tehlikeleri gıda zincirinin daha sonraki aşamalarında elimine etmek bir çok durumda mümkün olmamakta veya bu tehlikler ancak sınırlı olarak azaltılabilmektedir.
Tüketici olarak et, tavuk, yumurta ,su ürünleri , meyve ve sebze gibi ürünleri çoğunlukla tarla ve çiftliklerden geldiği gibi , işlenmemiş haliyle tüketiyoruz. Bunların taşıdığı zararlılar direk olarak mutfaklarımıza taşınmış oluyor. Diğer bazı gıdalar ise pastörize, konserve , kurutulmuş , dondurulmuş, tuzlanmış, fermente edilmiş şekilde yani bazı işlemlerden geçirildikten sonra sofralarımıza ulaşıyor. Endüstriyel işletmelerde yapılan bu işlemler sırasında tarla ve çiftliklerden gelen ürünlerin içerdiği zararlı mikroorganizmalar büyük ölçüde giderilebilmekte buna karşılık, uygulanan kimyasalların ürünler üzerindeki kalıntıların elimine edilmesi mümkün olmamaktadır. Depolama, nakliye, satış yerleri gibi gıda zincirinin diğer aşamalarındada ortam koşullarına ve uygulamalara bağlı olarak gıdaların kontamine olması söz konusu olabilmektedir. Yalnız, tarla ve çiftliklerdeki ciddi bulaşmalarla kıyasla bu süreçlerdeki tehlikler çok daha az ve sınırlıdır. Bitki ve hayvanlarda gen değişikliğine yönelik uygulamalarda yine tarla ve çiftlik aşamasında gerçekleştirilmektedir . Bütün bu uygulamalar ,gıda güvenliği açısından gıda zincirinin en önemli halkasının tarla ve çiftliklerdeki süreç olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, gıda zincirinde daha etkili bir gıda güvenliğinin sağlanması için yapılacak önlem ve gelişmelerin öncelikli olarak tarla ve çiftlik odaklı olması gerekir.
Tarla ve çiftliklerde oluşan gıda tehliklerinin azaltılmasına yönelik iyileştirmeler büyük ölçüde ilgili devlet kuruluşlarının koordinasyonuyla gerçekleştirilebilir. Bu konularda kanun ve kurallar koymak, uygulamaları denetlemek, çiftçileri eğitmek, gerekli yasal ceza ve yaptırımları belirlemek, ilgili özel kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşlarını çalışmalara dahil etmek gibi kapsamlı çalışmalar ancak yetkili devlet kuruluşlarının etkin bir planlama, uygulama ve takibi ile hayata geçirilebilir.
Büyük marketlerde finansal güçleri ile tarla ve çiftlikler
Bu alanda yapılacak gelişmelerle gıda zincirini daha sağlıklı ve güvenilir bir hale getirmek toplum sağlığı açısından önemli kazanımlar sağlamanın yanında önemli bir gıda ihracatçısı olan ülkemizin dış pazarlardaki rekabet gücünüde destekleyecektir.
Prof Dr. Nezih Müftügil
Mayıs 2023